Lino Sistem Avrasya Ambalaj İstanbul 2025 Fuarı’nda Durst RSC E dijital etiket baskı makinesini sergiledi. Makine geçen yıl ilk dijital yatırımını Durst ile gerçekleştiren USB Etiket’e ikinci Durst RSC E olarak kurulacak. Lino Sistem fuar esnasında 3 satışa daha imza attı.
Lino Sistem Türkiye’deki Durst dijital baskı makinaları sayısını 13’e çıkarttı
Lino Sistem A.Ş., Avrasya Ambalaj İstanbul 2025 Fuarı’nda Durst’un RSC E modeli dijital etiket baskı makinesinin CMYK+ beyaz konfigürasyonlu versiyonunu sergiledi. Fuarda büyük ilgi gören makine, etkinlik sonrasında USB Etiket’e ikinci Durst yatırımı olarak kuruluyor.
Lino Sistem A.Ş. Genel Müdürü Emrah Korugan, USB Etiket’in ikinci kez Durst dijital baskı makinesini tercih etmesinin, müşteri memnuniyetinin ve markaya duyulan güvenin göstergesi olduğunu vurguluyor. Korugan, “Geçtiğimiz yıl ilk dijital etiket makinesi yatırımı olarak Durst’u seçen USB Etiket’in ikinci Durst yatırımı, müşterimizin makineye olan memnuniyetinin de bir simgesi. Biz de elimizden geldiğince onları destekliyoruz,” diyor.
Fuara gelen USB etiket makinesinin yanı sıra fuar esnasında iki İstanbul firması ile (Seka Etiket, Etik Basım) ile satış sözleşmeleri imzalandı. Firmaların makinalarının yılbaşından hemen sonra kurulması bekleniyor. Bu satışlarla Türkiye’deki Durst dijital baskı makinaları sayısını 13’e çıkaran Lino Sistem verimli bir fuar geçirdi.
“Sektörün dijital etiket baskısına olan ilgisi ve araştırma isteği arttı”
Korugan, fuarda Durst RSC E modelinin sergilenmesinin kendileri için büyük bir avantaj oluşturduğunu belirterek, “Ziyaretçiler makineyi yakından görüp dokunabiliyor, baskı örneklerini inceleyebiliyor, performansını deneyimleyebiliyor. Türkiye’nin yanı sıra Türk Cumhuriyetlerinden, İran’dan ve Orta Doğu ülkelerinden de yoğun ilgi var,” diyor.
Özellikle Orta Asya pazarlarında potansiyel gördüklerini ifade eden Korugan, “Eğer uygun fırsatlar olursa bu ülkelere gidip prezentasyonlar yapmayı planlıyoruz. Rusya’dan da ilgi var; her ne kadar ambargo bölgesi olsa da pazar yeniden açıldığında bizim için önemli bir alan haline gelecektir,” diye ekliyor.
“Her ülkeden geleni potansiyel müşteri olarak görmüyoruz. Durst ve GM gibi global markaların temsilcisi olduğumuz için, ziyaretçi hangi ülkeden gelirse gelsin veya orada farklı bir mümessil bulunsa bile, biz burada mümkün olan en doğru bilgileri aktarıp bağlantı kurmaya ve markanın gelişimi için çalışmaya özen gösteriyoruz” diyen Korugan, fuara olan ziyaretçi ilgisinin oldukça yüksek olduğunu belirterek, “Bugün 20 müşteriyle görüşüyorsam, 10-12’si bu sektöre yatırım yapmayı düşündüğünü söylüyor. Makinenin neleri yapabildiğini, nasıl bir üretim süreci sunduğunu detaylıca soruyorlar. Bu da sektörün dijital etiket baskısına olan ilgisinin ve araştırma isteğinin arttığını gösteriyor,” diyor.
Ziyaretçi profilinin genellikle tabaka ofsetçilerden oluştuğunu da belirten Korugan, “İzmir, Bursa ve İstanbul başta olmak üzere pek çok şehirden gelenlerle görüşüyoruz. Dijital baskı teknolojisi tabaka ofsetten oldukça farklı olduğu için, elimizden geldiğince konuyu anlaşılır biçimde anlatmaya çalışıyoruz,” diye ekliyor.
Lino Sistem’in temsilcisi olduğu sonlandırma makinaları
Korugan, temsilcisi oldukları diğer markalarla ilgili şunları söylüyor:
“Danimarka menşeli Grafisk Maskinfabrik (GM) markasının sektörde kısaca ‘sonlandırma makineleri’ olarak bilinen ürün grubunun mümessilliğini yapıyoruz. Ancak Türkiye ve Orta Doğu pazarlarında ciddi bir Çin baskısı var. Çinli üreticiler bu tip makineleri çok daha uygun fiyatlara üretebildiği için, şu anda bölgemizde satış liderliği büyük ölçüde onlarda diyebiliriz. Bu nedenle Avrupa markalarının satışlarını sonuçlandırmakta zaman zaman zorlanıyoruz.
Inkjet tarafında ise durum biraz farklı. Örneğin Durst markasında Çin hâlâ bu seviyede bir teknoloji üretemiyor. Çünkü bu sistemlerde yalnızca donanım değil, yazılım ve üretim kalitesi gibi birçok unsurun bir araya gelmesi gerekiyor. Çin’de bu alanlarda hâlâ ciddi zorluklar yaşandığı için biz baskı tarafında, özellikle Durst ile, böyle bir rekabet problemi yaşamıyoruz. Ancak sonlandırma tarafında fiyat rekabeti gerçekten zorlayıcı.
Bunun dışında İtalyan menşeli Elitron markamız var. Bu firma dünyada yüksek teknolojiyle çalışan, sağlam ve kaliteli makineler üreten saygın bir marka. Ancak o da benzer şekilde Çin baskısından etkilenen markalardan biri. Teknik açıdan çok bilinen, güvenilir bir marka olmasına rağmen, fiyat farkları nedeniyle ulaşılabilirliği azalmış durumda.
Dolayısıyla Türkiye’de şu anda bizim lokomotifimiz inkjet baskı tarafı. Bu alanda satış, servis, yedek parça gibi tüm hizmetleri sağlıyor ve daha hızlı hareket ediyoruz.
Makine kurulumlarımız böyle fuarların üst üste gelmediği dönemlerde stokta hazır makina varsa çok hızlı şekilde oluyor ama normal şartlarda bir makina üretimi 3,5-4 ay sürebiliyor. Özellikle Labelexpo gibi büyük fuarların ardından üretim hatlarında büyük yoğunluk yaşanıyor. Bu yıl Labelexpo’da Türkiye’ye doğrudan satış olmasa da ciddi satış rakamlarına ulaştık.”
Lino Sistem Avrasya Ambalaj Fuarı’na güçlü bir ekiple katıldı
Lino Sistem güçlü bir kadro ile fuardaydı. Ana markası Durst’un fuara büyük önem verdiği görülüyordu. Durst Ürün Müdürlerinden Marco Moralli, Merkezi Atina’da bulunan Lino S.A.’nın Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Christos Anastasiou, Teknik Satış Müdürü Kostas Domalis, baskı ve baskı kalitesiyle ilgili çok yüksek düzeyde bilgisi olan operator Michael Kalligeris destek için Lino Sistem Ekibinin yanında yer aldılar.
Emrah Korugan ekliyor: “Bu sayede hem markayı hem de teknolojiyi yerinde daha güçlü tanıtma fırsatı bulduk. Seneye yatırım yapmasını beklediğim 4-5 firma bulunuyor. Durst inkjet dünyasında rakiplerine göre teknolojik olarak çok üstün bir makine. Makine sayımız artınca teknik servisimizi de güçlendirmeye devam edeceğiz. İzmir için çok iyi bir mühendis arkadaşımızı başlattık. Oradaki 3 makinamıza hizmet veriyor. Yine zaman zaman sıkıştığımızda İstanbul’a da kendisini davet ediyoruz. Şu an için yetiyoruz ama makine sayımızın gelecek yıl daha da yükselmesini hedeflediğimiz için özellikle servis tarafına yeni bir arkadaş daha eklememiz gerekecek.”

















































